Speaker Comments

Ahmet Çıtıpıtıoğlu, Ph.D., P.E. - TAV Construction, Engineering and Design Director

Technology is having a booming impact on the way we design, construct and operate the built environment.  In many ways adoption of technology for personal use is exceeding the adopting of such technologies in our work. As an industry it is our challenge to adopt new technologies and transform the way we have been working. There is much work to be done to realize the promise of technology in our industry. Tools like Building Information Modelling (BIM) is forcing us to rethink everything from how we train our staff to how we do business. Data now has a the means to coalesce, truly become information and be analysed as never before. Data granularity and its volume achieved around BIM opens the doors for the creation of a somewhat Google for the built environment. This means better analytics and performance for operations, energy, business and beyond...


Dr. Ahmet Çıtıpıtıoğlu - TAV İnşaat, Mühendislik ve Tasarım Direktörü

Teknoloji; tasarım, inşaat ve işletme alanlarında müthiş bir etki yaratıyor. Kişisel teknoloji kullanımı birçok şekilde işimizdeki kullanımı aşmış durumda. Endüstri olarak yeni teknoloji ve uygulamalarını benimseyip iş yapış şeklimizi dönüştürmeyi hedeflemek amacında olmalıyız. Getirilerinden faydalanabilmek için yapılacak çok iş var. Yapı Bilgi Modellemesi (İngilizce’deki kısaltması BIM) gibi uygulamalar çalışanlarımızın eğitiminden iş yapışımıza kadar her şeyi başta düşünmemizi zorluyor. Artık tüm verilerin bütünleşebileceği, bilgiye dönüşüp - daha evvel hiç yapılamadığı gibi analiz edilebilmesi mümkün hale geldi. BIM ile derlenilebilen verinin ayrıntısı ve hacmi, yapılmış çevremizin adeta Google gibi bir arayüzün kapılarını açıyor. Bu işletme, enerji, iş ve ötesi için daha iyi analiz ile performans anlamına geliyor…

“The future belongs to the developers, architects and contractors who find the solutions which benefits both the climate and the developing of urban areas with high quality.”

There is power in the good example. We believe pilot projects can work as game-changers, showing how we can develop climate neutral buildings and city areas by testing out new solutions inn full scale. The future belongs to the developers, architects and contractors who find the solutions which benefits both the climate and the developing of urban areas with high quality. A climate friendly building has to do with three aspect; using less and clean energy, using less and low carbon materials which is recyclable and finally also about localization and parking policy.  We meet both public and private developers who says that realizing pilots for climate friendly buildings is creating a lot of organizational learning. It is inspiring for the companies involved and it definitely gives good publicity.

 


BIRGIT RUSTEN
FutureBuilt Program Yöneticisi

“Gelecek, hem iklim hem de daha iyi koşullarda bir yaşam oluşturmak adına çözümler bulmaya çalışan geliştiricilerin, mimarların ve mütaahitlerin elindedir.”

Başarılı çıktıları olan pilot projeler ile reel olarak karbon-nötr binaların ve şehirlerin nasıl oluşturulacağı konusunda önemli katkıları bulunmaktadır. Gelecek, hem iklim hem de daha iyi koşullarda bir yaşam oluşturmak adına çözümler bulmaya çalışan geliştiricilerin, mimarların ve mütaahitlerin elindedir. İklim dostu bina tanımlamasında 3 önemli kriter bulunmaktadır: daha az ve temiz enerji kullanması, geri dönüştürülebilen daha az ve düşük karbon içeren malzemeler ile yapılması ve son olarak konumu ile daha temiz ulaşım imkalnarının kullanılmasıdır. Kamu ya da özel sektörde çalışan geliştiriciler pilot uygulamaların yöntemsel olarak birçok gerekli bilginin geliştirilmesine katkıda bulunduğu konusunda hemfikirlerdir. Bu gibi projelere katılan firmalar/kuruluşlar için bu bilgi birikimi çok önemli olmakta ve bilinirliklerini arttırmaktadır.

 

'BLANK CANVAS' APPROACH FOR BUILDING A SMART CITY
"Starting with a blank canvas for building a smart city is ideal, but the 'blank canvas' approach is often difficult and the trick is for the government to incentivise developers to adopt smart city technologies and thinking.

"A smart city has to have certain fundamentals, normal for any city development. This includes a clear understanding of how you're going to build it, why and who you're building for. The city, or precinct which is more normal really, should be designed with the end goal clearly in mind and that may be a economic play or a real estate one for example. Smart city services that fit in with the goals in particular, should be prioritised. Smart city thinking needs to begin with the planning and design teams, to ensure that the ultimate design has been influenced by smart city technologies.

"Starting with a blank canvas for building a smart city is ideal, but the 'blank canvas' approach is often difficult and the trick is for the government to incentivise developers to adopt smart city technologies and thinking. There are plenty of gains to be made by fine-tuning existing infrastructure within brownfield or existing cities. Smart is about putting intelligence into existing operation and control layers and improving them, it doesn't have to mean ripping it all up and starting afresh or even thinking that adding a sensor network on top of existing infrastructure is the answer either.

Integrating across existing legacy systems that run cities is crucial as these systems are the backbone of our cities and actually provide the controls and operations that we take for granted every day. A true smart city will harness existing legacy systems which provide the 'little data' which is the foundation of any city's 'big data' approach.

"Commercial buildings are a great example of how starting with one specific area and making it smarter can bring about significant change. HVAC and lighting account for over 70 per cent of a building's energy use - by using building management systems, and creating a smarter building, this can deliver energy savings of up to 30 per cent. We can make change happen very quickly today, building the smart city brick by brick as each of these areas come together. However, there are significant endemic commercial issues which we need to overcome in respect of building retrofits to unlock all the benefits. Given the savings at stake this is an area that should be addressed urgently."


GORDON FALCONER
Schneider Electric Akıllı Şehirler Global Direktörü

AKILLI ŞEHİR İNŞASINDA ‘BOŞ SAYFA’ YAKLAŞIMI
Bir akıllı şehir inşa etmek için boş sayfa ile başlamak en idealidir ama “boş sayfa” yaklaşımı genellikle zordur ve işin sırrı kamunun geliştiricileri akıllı şehir teknolojilerini ve düşünce tarzını uygulamaları için teşvik etmesidir.

"Akıllı şehir” kavramı şehir gelişimi için önemli olan birtakım temel unsurları içermektedir. Bunların arasında, akıllı şehir ifadesinden ne anlaşıldığı, böyle bir kavrama neden ihtiyaç duyulduğu ve kimler tarafından oluşturulabileceği gibi temel sorular yer almaktadır. Bu açıdan, öncellikle akıllı şehir(ler) oluşturmak için planlama ilk adım olmalı ve daha sonraki adım olan tasarımda akıllı şehir teknolojilerinin önemli olduğu unutulmamalıdır.

Bir akıllı şehir inşa etmek için boş sayfa ile başlamak en idealidir ama “boş sayfa” yaklaşımı genellikle zordur ve işin sırrı kamunun geliştiricileri akıllı şehir teknolojilerini ve düşünce tarzını uygulamaları için teşvik etmesidir.

“Akıllı” ifadesi mevcut sistemler üzerinde işletim ve kontrol stratejilerinin geliştirilmesi anlamını taşımakta olup mevcut sistemleri bertaraf ederek yenisini oluşturmak veya sadece mevcut altyapıya bir sensör eklemek gibi uygulamalardan ibaret değildir. Gerçek anlamda “akıllı şehir” yetersiz veri akışı olan mevcut sistemi “büyük veriler – big data” sağlayacak şekilde yenileyerek şehirleri yeniden oluşturmak amacı taşımaktadır.

Özellikle ticari binalar akıllı uygulamalar ile nasıl büyük değişimlerin yaşanabileceğini gösteren somut örneklerdir. Bu tip binalarda, ısıtma-havalandırma-soğutma (HVAC) ve aydınlatma sistemleri binanın toplam enerji tüketiminin %70’ni oluşturmaktadır. Bina yönetim sistemlerinin kullanılması ile mevcut ticari binalar “akıllı” sıfatını kazanırken enerji tüketimlerinde de %30 oranında bir azalma söz konusu olmaktadır. Bu ve benzeri somut örnek uygulamalar bir araya geldiğinde ise şehri akıllı hale getirmek daha kolaylaşacaktır. Ancak unutulmamalıdır ki, bölgelere göre farklılık gösterebilen bazı önemli ticari kaygıların aşılması, mevcut binaların iyileştirilmesi ile sağlanacak faydaların daha net ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Özellikle, sonuçta elde edilecek tasarrufların daha çarpıcı olarak vurgulanması açısından bu nokta gözden kaçırılmamalıdır.

“If we want to make the world SUSTAINABLE, we have to start from Cities!”

According the World Health Organization in 1960 34% of population was living in the cities; today in 2014 it is accounted for 54%. This shows that cities are key for sustainable development. If we want to make the world SUSTAINABLE, we have to start from Cities!

In cities there are 4 Pillars which are Mobility (Traffic requires 50% of the total energy consumption in the city), Energy (For housing, for Industry, for heating, cooling, electricity...) Environment (Waste Management) and Community (Participation of the citizens of a city)

If developing countries learn how to use energy more efficiently they could reach economic development without the same peak levels in energy consumption, as required by developed countries.

As an expert in the fields of Integrative Traffic Planning, Green Buildings, Intelligent City concepts, Sustainable Municipality Management, Waste Management and Efficient Energy Solution,

I want to see our future generation growing up in Sustainable Cities with high living standards, modern conveniences and healthy environment. Vienna could work here as a role model.

 


GÖKHAN YILDIRIM
Dünya Sürdürülebilir Enerji Enstitüsü (WSEIN) Başkanı

“Eğer dünyamızı daha sürdürülebilir yapmak istiyorsak, şehirlerden başlamak gerekmektedir.”          

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 1960’larda nüfusun %34’ü şehirlerde yaşarken bu oran 2014’te %54 seviyelerine yükselmiştir. Buna göre şehirler sürdürülebilir olarak gelişmenin anahtar parçalarıdır. Eğer dünyamızı daha sürdürülebilir yapmak istiyorsak, şehirlerden başlamak gerekmektedir.

Şehirlerde dikkat edilmesi gerekli olan 4 ana konu bulunmaktadır: Haraketlilik (Bir şehirde ortlama enerji tüketiminin yaklaşık %50’si ulaşım için harcanabilmektedir), Enerji (özellikle konutlar ve sanayi için), Çevre (atık yönetimi başta olmak üzere) ve Halk (şehir halkının katılımı).

Gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkeler seviyelerine gelebilmek için özellikle bu ülkeler gibi ekonomik kalkınmayı enerjiyi daha verimli kullanarak gerçekleştirmeyi öğrenmelidirler. Ulaşım planlaması, yeşil binalar, akıllı şehirler, sürdürülebilir yerel yönetim, atık yönetimi, enerji verimli çözümler alanlarında bir uzman olarak gelecek nesillerin daha yüksek ve modern yaşam standartlarında, daha sağlıklı çevre koşullarında büyümesini istiyorum. Yaşadığım şehir olan Viyana’nın da buna iyi bir örnek oluşturduğunu düşünüyorum.

 

Turkey aims to increase the proportion of energy generation from renewable resources above 30 percent in according to 2023 energy policies. To reach these targets, it is planned to generate the energy 20.000 MW from wind power, 5.000 MW from solar power, 1.000 MW from geotermal and biomass energy, 34.000 MW from hydroelectric power. Our country has high potential for both wind power and solar energy. It is an unavoidable facts that some of the cautions need to be taken and to start the production from renewables with this potential for the needs of cities. We will be discussing about these topics at SBE16 ISTANBUL.


Mahir Tosun

Siemens Rüzgâr ve Yenilenebilir Enerji Bölümü Yöneticisi

Türkiye, 2023 enerji politikaları doğrultusunda yenilenebilir enerji kaynaklarından ürettiği payı yüzde 30’ların üzerine çıkarmayı hedefliyor. Bu hedefler için rüzgarda 20.000 MW’a, güneşte 5.000 MW’a, jeotermalde ve biyokütlede 1.000 MW’a, hidroelektrikte de 34.000 MW’lara ulaşılması planlanıyor. Ülkemizde de bu anlamda gerek rüzgarda gerekse güneşte önemli bir potansiyel var. Şehirlerin ihtiyacı olan bu potansiyeli bir an önce üretime geçirmek için bazı tedbirlerin alınması ve desteklenmesi gerektiği kaçınılmaz bir gerçek. Bu konuları da SBE16 İSTANBUL Konferansı’nda tartışıyor olacağız.

 

We spend our lives in a variety of buildings. What we call home or work-place should give us the ultimate comfort and the sense of security. We also know that buildings use more than 40% of energy and contribute to at least that percentage of CO2 emissions. Integrated design, construction, operation and maintenance of buildings need to benefit from all available science and engineering innovations to make them affordable, comfortable and free of all environmental concerns.

In this presentation, we will outline our most recent research conducted at CEEE on different innovative engineering developments related to buildings. We will summarize the best-practice examples based on three on-going EU-projects, and discuss developments for thermal and visual comfort and that of sustainable materials for building radiative cooling applications. We will highlight the concepts for human-building interactions as related to distributed sensor systems and connections within the framework of internet of things.

 


Özyeğin Üniversitesi - Enerji, Çevre ve Ekonomi Merkezi Direktörü

Hayatımızın büyük bir kısmını geçirdiğimiz binalarda hepimiz konforlu ve emniyetli hissetmek isteriz.  Binaların mimari ve mühendislik tasarımının, inşasının ve yönetiminin bizlere bu hisleri yansıtacak şekilde gerçekleşmesi için bilimin ve teknolojinin desteğini bütünleşik olarak kullanmamız gerekmektedir. Binaların tüm enerjinin %40’ını kullandığını ve bir o kadar da CO2 emisyonlarına neden olduğunu düşününce, bu bütünleşik çalışmaların bu problemleri de minimize etmesi umulmaktadır. Böylece, hem daha ucuz maliyetli, daha konforlu, daha az enerji harcayan, estetik ve konfor olarak üst düzeyde binalar inşa edilebilir.

Bu sunumda, EÇEM’de binalar üzerinde yapmakta olduğumuz bir dizi yenilikçi mühendislik çalışmaları anlatılacaktır. Bu çalışmaların hepsi süregelmekte olan 3 AB projesi içinde yer almakta olup, bütünleşik enerji verimliliği tasarımı, ısıl ve görsel konfor kavramları, ışınımla soğuma düşünceyle yapılan yeni malzeme geliştirilmesi ve sensör ağları/nesnelerin interneti yardımıyla insan-odaklı tasarım kavramlarını içermektedir. 

 

 

“Realising the promise of energy demand reduction in the built environment will require unprecedented and coordinated action across all areas.”

There is widespread agreement on the pivotal role of energy efficiency in new and existing buildings in the context of the overwhelming importance of achieving climate change goals: the promise is of lower overall cost, faster progress to targets and strategic robustness. Individual projects over many decades have shown significant promise. Energy demand reduction programmes are being implemented in many countries, but at nowhere near the scale needed to transform whole building stocks to levels relevant to the second half of the 21st Century, rarely with adequate monitoring and feedback, and often with significant unintended side effects. Barriers to improved performance can be identified with respect to technology, supply chains, construction industry structure, user adaptation, and economic and political context. Realising the promise of energy demand reduction in the built environment will require unprecedented and coordinated action across all of these areas.

 


Prof. Dr. ROBERT LOWE
UCL - University College London (UCL) Enerji Enstitüsü – Direktor

“Yapılı çevrede, enerji talebini azaltmak için yaratıcı ve koordineli çözümler ve aksiyonlar gerekmektedir.”

Enerji verimliliği uygulamalarının gerek mevcut gerekse yeni binalarda, iklim değişikliğinin temel unsurları arasında yer alan en düşük maliyetli ve hızlı çözümlere ulaşmakta yadsınamaz rolü olduğu bilinen bir gerçektir.

Yıllardır süregelen başarılı örnek uygulamalar bu hedeflere ulaşılması açısından umut vaadetmektedir. Talep tarafı enerji tüketimlerini azaltmayı hedefleyen programlar birçok ülkede uygulanmaktadır. Diğer yandan, hiçbirinde tüm bina stoğunun 21. yüzyıl için hedeflenen seviyelere ulaşamadığı gibi istenmeyen yan etkilerin oluştuğu ve yeterli izleme ve geri bildirimlerin bulunmadığı gözlemlenmektedir. Gelişmekte olan uygulamaların önündeki bariyerler; teknolojik, tedarik zinciri yapısı, inşaat sanayi, kullanıcı uyumluluğu, ekonomik ve siyasal olabilmektedir. Yapılı çevrede, enerji talebini azaltmak için tüm bu alanlarda yaratıcı ve koordineli çözümler ve aksiyonlar gerekmektedir.

 

Starting with climate change, sustainability is becoming a mainstream activity at various levels from governments to businesses, individuals to NGOs. As a response to these developments, Municipalities across the world have started to take initiatives. By sharing this vision, Tuzla Municipality would like to present its own activities to measure how sustainable we are as a service provider. Being the first municipality in the world applying the new sustainability standard (ISO 14072) under the guidance of United Nations Environmental Program (UNEP), we will share the scope and initial results from the ongoing project along with other activities of the Municipality.


Dr. Şadi Yazıcı, Tuzla Belediye Başkanı

Sürdürülebilirliğin Belediye seviyesinde ölçülmesi: Tuzla Belediye’sinde Yaşam Döngüsü Değerlendirmesinin Uygulanması

İklim değişikliği başta olmak üzere sürdürülebilirlik konusu devlet ve firmalardan bireyler ve STK’lara kadar birçok paydaşın gündemine oturmaya başlamıştır. Tüm dünyadan birçok belediye bu gelişmelere kayıtsız kalmayarak girişimlerde bulunmaktadır. Dünya belediyeleri ile aynı görüşe sahip olan Tuzla Belediyesi’nin, bir hizmet sağlayıcı olarak, bu konuda kendi içinde sürdürülebilirliği ölçülebilir ve yönetilebilir hale getirmek için yürüttüğü çalışmalar sunulacaktır. UNEP (Birleşmiş Milletler Çevre Programı)tarafından yürütülen, sürdürülebilirliğin kurumsal boyutta ölçülebilmesine olanak sağlayan ISO 14072 Standardının uygulanmasını içeren projede yer alan dünyadaki ilk belediye olarak projenin ilk çıktıları ve kapsamı hakkında bilgi verilecek ve Belediyenin diğer faaliyetleri paylaşılacaktır.

 

Design Partner

Gala Dinner Sponsor

Market Development Partner

Silver Sponsors

Proceedings Book
Sponsor

Conference Bag
Sponsor

Sponsored Private
Session

Social Break
Sponsor

Co-Sponsors

Media Sponsor

Communication Sponsors

Online Knowledge & Marketing Partner

International Media Partner

Carbon Sponsor

In Coordination With

Cooperating Partners

Supporting Organizations

Organized by